Fed’in Faiz Politikası Yine Gündemde
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz politikası, ekonomistler tarafından yeniden tartışılıyor. Uzmanlar, Fed’in faiz indirimlerine geçmek için uzun bir süre bekleyebileceğini veya hatta faiz artırımlarının gündeme gelebileceğini öngörüyor.
Ekonomide Güçlü Veriler ve Enflasyon Baskıları
ABD’de açıklanan güçlü makroekonomik veriler ve Başkan Donald Trump’ın ticaret tarifeleri ile göç politikalarının enflasyonist etkileri, Fed’in para politikasını gevşetme hızını etkileyebilecek temel faktörler olarak öne çıkıyor. Özellikle enflasyon baskılarının artma ihtimali, faiz oranlarının yüksek tutulmasına neden olabilecek bir risk olarak değerlendiriliyor.
Uzmanlardan Kritik Değerlendirmeler
- James Knightley (ING Başekonomisti): “Ekonominin dirençli yapısı ve beklenenden daha güçlü enflasyon, faiz indirimlerinde acele edilmemesi gerektiğini gösteriyor. Geçmişe kıyasla daha şahin bir Fed politikası görmemiz mümkün.” dedi. Knightley ayrıca göçmen politikalarının ve ticaret tarifelerinin fiyatlar üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşturduğunu vurguladı.
- Dr. Felix Schmidt (Berenberg Kıdemli Ekonomisti): “Fed’in güçlü iş gücü piyasası ve yüksek çekirdek enflasyon gibi faktörlerle faiz oranlarını daha fazla indirmek için alanı kalmamış görünüyor. Hatta bazı ekstrem durumlarda, bu yıl bir faiz artırımı sürpriz olmayabilir.” ifadelerini kullandı.
Fed’in Politika Geleceği Üzerine
Uzmanlara göre, Fed’in faiz oranlarını yeniden artırması ancak güçlü bir ekonomik büyüme ve enflasyonist baskılar altında gerçekleşebilir. Tahvil faizlerindeki yükselme ve güçlenen dolar gibi piyasa faktörleri, Fed’in faiz politikalarındaki esnekliğini kısıtlıyor. Öte yandan, Trump’ın yeniden başkanlık planları ve bu süreçte uygulanacak politikalar, Fed’in gelecekteki stratejilerini şekillendirebilecek önemli bir değişken olarak görülüyor.