İthalat kontrol sorunu ve ihracat belge eksikliği ile sınır kapılarında yaşanan yoğunluk

Gümrük işlemlerindeki yazılım güncellemesinde yaşanan krizin yarattığı yoğunluğa, geçiş belgesi sorunu da eklenince, sınır kapılarındaki TIR kuyruğu 100 kilometreye ulaştı. İthalat tarafında ise, artan kontrollerden şikâyet ediliyor. Türkiye’nin dış ticaret taşımalarında NCTS Faz 5 gümrük yazılımına geçişten kaynaklı yoğunluğa, Macaristan tıransit geçiş belgesinin tükenmesi ve ithalatı yavaşlamaya yönelik artan kontroller de eklenince, iş dünyası isyan etti.

Tır kuyrukları uzuyor, konteyner bekleme süresi artıyor

Avrupa’ya çıkış kapısı olan Kapıkule ve Hamzabeyli’de sınırda bekleyen TIR sayısı 5 bine yaklaşırken, Ambarlı bölgesindeki limanlarda ise konteynerin bekleme süresi iki haftaya dayandı. Bu durum maliyetlerin artmasına ve iş hacminin daralmasına yol açarken, dış ticaret temsilcileri mevcut siparişlerin zamanında alıcısına ulaştırılamamasının ülke ekonomisine milyarlarca dolarlık kayıplara neden olduğunu belirtiyor.

Faz 5 gümrük yazılımı ve transit geçiş belgesi sorunları

Ulusal ve uluslararası sistemler arasında daha hızlı ve doğru bilgi aktarımı sağlayan Bilgisayarlı Transit Sistemi’de (NCTS) 17 Kasım itibarıyla 5. faza geçildi. Ancak Türkiye’de teknik sorunlar yaşanarak taşımalarda duraksamalar meydana geldi. Macaristan transit geçiş belgelerinin tükenmesi nedeniyle binlerce TIR sınır kapılarında beklerken, iş dünyası ve nakliyeciler derneği hızlı hareket edilerek sorunların giderilmesini talep ediyor.

TIR kuyrukları ve ihracat yüklerinin beklemesi

Sadece batı sınırında bekleyen TIR sayısının 5 bine ulaştığı bilgisini paylaşan Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Şerafettin Aras, her bir araçta ortalama 100 bin dolarlık ihracat yükünün bulunduğunu belirtiyor. Ayrıca limanlarda da gümrük işlemlerinde yoğunluk yaşandığına dikkat çekiyor.

İthalat kontrol sorunu ve ihracat belge eksikliği, dış ticarette büyük sıkıntılara neden olarak ülke ekonomisine zarar veriyor. İş dünyası ve nakliyeciler, hızlı bir şekilde çözüm bulunması gerektiğini vurguluyor.